Trakya, gıdada ‘ari bölge statüsü’ ile büyümek istiyor

Trakya’da çiftçilerin yaş ortalaması 52,5 çıktı

Tekirdağ Tarım Kooperatifleri Birliği Başkanı Ramazan Demirkıran, Tekirdağ’da köyden kente göçe rağmen süt üretiminin artmaya devam ettiğini belirterek, “Öncesinde süt üretiminde 180 ila 200 müstahsil vardı. Üretim 2,5 ton civarındaydı. Şu an 115 müstahsil düzeylerinde ve üretim 7,5 ton düzeylerine çıktı. Demek istediğim işi asıl sahiplenenler sahada kalmaya ve üretmeye devam etti. Asıl sorun bu değil. Kooperatif olarak sanayicilerle 21 Mayıs 2016 Dünya Süt Günü’nde bir çalışma yaptık. Anket çalışması yapmak için öğrencileri görevlendirdik. Trakya bölgesinde 8 bin çiftçiye anket yaptıkve yaş ortalaması 52,5 çıktı. İşte bu nedenle özellikle bakanlığın Genç Çiftçi projesini destekliyoruz. Fakat desteğin daha fazla hibeye dayanması gerektiğini düşünüyoruz. 10 bin liralık hayvan alımı yapıldıysa yüzde 60’lık kısmının demirbaş olarak kabul edilmesini talep ediyoruz”şeklinde konuştu.


Tekirdağlı üreticiler, Trakya’nın hastalıktan arındırılmış bölge statüsünü yeterince kullanamadığını düşünüyor. Süt üretiminde İzmir ve Balıkesir’in geri-sinde kaldıklarını kaydeden üreticiler, Trakya’ya ari statüsüne uygun destekler verilmesi ve hayvancılık için pilot alanlar belirlenmesi gerektiğiniifade ediyor.
yaklaşık 17 bin üyeye sahip Tekirdağ Tarım Kooperatifleri Birliği’nin Başkanı Ramazan Demirkıran, bölgede süt ve bağcılık faaliyetlerini belli bir seviyeye çektiklerini fakat yine de Trakya’nın ‘hastalıktan arındırılmış bölge statüsünü iyi kullanamadıklarını söyledi.
Kooperatif kapsamında günlük 300 ton süt alımını gerçekleştirdiklerini belirten Ramazan Demirkıran, “İlçe kooperatifleriyle sözleşme yapılarak soğutulmuş sütü sanayiciye yıllık sözleşmelerle veriyoruz. Fakat süt sektöründe bir dengesizlik söz konusu Türkiye’de. Ulusal Süt Konseyi’nin Tekirdağ’da geçerli süt fiyatı litresi 1,21 lira. O referans fiyattan sütüveriyoruz. İç Anadolu ve Ege Bölgesi'nde fiyat bizim verdiğimiz fi-yatın çok altında. Bu da sanayici rekabet anlamında zor duruma düşürüyor. Süt sektöründe İzmir ve Balıkesir’in ulaştığı tonajlara ulaşmıyoruz. Bu 2 kentte 2 bin tonlara çıkan süt üretimi var. Trakya bölgesi hastalıktan arındırılmış bölge statüsüne sahip olmasına rağmen bu avantajı iyi kullanamıyor. Bu statüyü yatırıma ve teşviğe döndüremedik. Tarım Bakanlığı’ndan Trakya olarak istediğimiz proje için destek alamadık. Örneğin bir düve çiftliği veya ıslah çalışması düşünülebilirdi. Biz bu statüyü kullanamadığımız için dev-let yatırımlarını çekemedik” diye konuştu.
Ari bölgelerde hayvancılık için pilot alanlar belirlenmesi gerektiğini kaydeden Demirkıran, “Bölgeler mera havzasının yüksekliği, hayvanın çeşidi ve ırkına göre sınıflandırılmalı. Krediler ve hibelerde buna göre verilmeli” dedi. Demirkıran, devletin tarım kooperatiflerine de denetleme statüsü vermesi gerektiğini söyledi.
Bağcılık’ta düzeni sağladık Tekirdağ Şarköy’de bağcılık ve üzüm yetiştiriciliğinin güçlü olduğunu ifade eden Ramazan Demirkıran, “Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi ile geçen sene veriminin yüksek olduğu ‘Bağcılığı Geliştirme Projesi’ni yeniden hayata geçirdik. Geçen sene 158 dekarlık alan desteklenmişti”dedi. Şarköy’de üzüm ve şarap fabrikası kurduklarını anlatan Demirkıran, “Kilosu 0,25 kuruşa satılan üzümün fiyatını bu sayede bir lira seviyelerine çektik. 150 ila 200 ton üzüm suyunu piyasaya sunar hale geldik. Eskiden üretici firmalar ürünü sattığında çiftçi parasını alırdı. Şu anda 3 aylık ödemelerini yaptırıyoruz” diye konuştu.
Tekirdağ’da sulanabilir arazi miktarının yüzde 5 olduğunu söyleyen Demirkıran, “Meriç Nehri Projesi gerçekleşirse ürün çeşitliliğine katkısı çok büyük olur ” dedi.